CHP Tekirdağ M.V. Candan Yüceer; hemşire sorunlarının araştırılması için, TBMM de araştırma önergesi verdi. işte o önerge metni;
Hemşirelik
mesleği, doğası itibariyle gece çalışmasını, ağır ve tehli iş
nitelemesini, çoğunlukta kadın işgücü istihdamını barındıran bir
meslektir. Ülkemizde yaklaşık 110 bin hemşire görev yapmaktadır ve bir
hemşireye 680 hasta düşmektedir. Ancak ülkemizde toplum sağlığını
doğrudan etkilediği bilinen bu özgün mesleğin mensupları, mesleğin
içerdiği bu önemli hassasiyetlere rağmen birçok sorunla karşı
karşıyalar. Gece gündüz demeden, gerektiğinde 24 saat görev yapan
hemşireler, sayılarının yetersiz olması nedeniyle çok sık nöbet
tutmakta, bu nedenle daha fazla çalışmaktadırlar. Ülkemizde 300 bin
kişiye 147 hemşire düşerken OECD ülkelerinde ortalama 100 bin kişiye 840
hemşire düşmektedir. Hemşire açığının kapatılması için özellikle kamuda
İstihdamı arttırmak gerekmektedir.
Sağlık hizmetlerinde ana hedef insan sağlığıdır. Hemşirelerde, sağlık
hizmeti veren en önemli ekip üyelerinden biridir. Ancak buna rağmen ne
yazık ki hak ettikleri önemi görememektedirler. Sağlık kuruluşlartnm çok
riskli çalışma alanları olduğu, bilinmektedir. Çünkü kan ve vücut
sıvıları ile çok sayıda mikroorganizma insandan insana geçebilmektedir. O
nedenle buralarda çalışanların diğer sivil çalışanlara göre enfeksiyon
hastalıklarına yakalanma riskleri çok daha yüksektir. Ülkemizde, meslek
hastalıkları ve risklerine karşı koruyucu önlemlerin yetersiz oluşu da
başta hemşireler olmak üzere tüm sağlık çalışanlarını bu risklerle karşı
karşıya bırakmaktadır.
Ülkemizdeki hemşirelerin temel eğitimden sonra öğretim kurumlan dışında
branşlaşma imkanları yoktur. Bu nedenle hemşireler yönetimin istediği
yerlerde çalışunlmaktadır. Örneğin uzun yıllar yoğun bakım hemşireliği
yapan bir kişi yoğunluk nedeniyle farklı alanlarda da çalıştınlmaktadır.
Bu durum ise hemşirelerin mesleklerinden gerekli doyumu alamamalarına
neden olmaktadır. Hemşirelerin büyük bir kısmı ücret yetersizliği, görev
yetki ve sorumluluklarının tam anlamıyla belli olmaması, risk
fazlalığı, meslekte ilerleyememe, yoğun çalışma temposu, can
güvenliklerinin olmaması, şiddet ve istedikleri branşta çalışamamaktan
şikayet etmektedir. Meslekleri gereği kimse hemşirelerin hasta
olabileceğini, yorulabileeeğini düşünmez. Ancak özellikle yoğun bakımda
çalışan hemşirelerin çoğu yoğun iş temposu nedeniyle bel ve boyun fıtığı
olmakta. Bu yoğun tempoya ve karşı karşıya oldukları risklere rağmen
hemşireler diğer mesleklerde olduğu gibi yıpranma payı alamamaktadır.
Hemşirelerin yıllar itibarıyla çalışma şartlan oldukça gerilemiştir.
Özellikle son zamanlarda vekil ebe hemşire gibi istihdam türleri
hemşirelerin hem ekonomik hem de özlük haklan bakımından mağduriyet
yaşamalarına neden olmaktadır. Belirttiğimiz nedenlerden dolayı
hemşirelerimiz mutsuz çalışmakta ve sorunlarına bir an önce çözüm
bulunmasını istemektedirler.
Yukarıda belirtilen nedenlerden dolayı mesleğin barındırdığı
hassasiyetler de göz önünde tutularak, uluslararası antlaşmalar ve
anayasamız ışığında hemşirelik mesleğinde yaşanan sorunların
çözülebilmesi için gerekli olan sağlık politikalarının yeniden
düzenlenmesi, ekonomik ve sosyal haklarının ayrı bir statüde
değerlendirilmesi, çalışma koşullarının iyileştirilerek tespit edilen
sorunlara kalıcı çözüm yollarının sağlanması amacıyla Anayasanın 98. ve
Türkiye Büyük Millet Meclisi îç Tüzügünün 104. ve 105. maddeleri
uyarınca Meclis Araştırması açılmasını saygılarımızla arz ederiz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder